KIZ KULESİ EFSANELERİ
Denizin ortasında bir kule.Sessiz sedasız öylece duruyor.Ama ona dikkatlice bakanlar kulenin aslında gözünün emrindeki her yere,herkese selam verdiğini fark ediyor.O mu İstanbul’a selam duruyor,yoksa İstanbul mu ona ; belli değil.Belki de onlar,biri olmadan diğerinin eksik kalacağını
yüzyıllar önce fark etmiş,birbirlerine selam duruyorlardır.Denizin ortasında, gelen geçen gemilere göz kırpan kız kulesi, İstanbul’da Nuh’un gemisine benzetilmeyi hak ediyor doğrusu.Çünkü hakkında o kadar efsane var ki.
İşte en bilineni Yılan Hikayesi:
Kızkulesi Adası, Kubadabad Saltanat Kentinin haremliğiymiş. Ada da çevresi sularla çevrili bir kale ile, birbirinden güzel köşklerin ortasında yüksek bir kule varmış.
İşte bu kölede cariyeleri ile birlikte Selçuklu Sultanının güzeller güzeli biricik kızı yaşarmış .
Sultan, düşünde (başka bir rivayete göre falında) sevgili kızının yılan sokması sonucu öleceğini görmüş how can I download videos for free. Yaptırdığı ve Kaleye ve içinde kuleye kızını bunun için kapatmış. Öyle ki, kuleye yılan girmesinde diye beton borularla Anasmaslar’dan Adaya su ve süt akıtılmış. (Anılan iki sıra beton boruların kalıntıları günümüze kadar gelmiştir.)
Böylece yıllar yılları kovalamış ve günlerden bir gün güzel Sultan ateşlere düşüp hastalanmış. Ülkenin en ünlü hekimleri zor bulmuşlar devasını. Sevgili Sultan yeniden sağlığına, mutluluğuna kavuşmuş. İyileşmesini kutlamak için armağanlar yağmaya başlamış kuleye itunes neueste versionen. Yaşlı bir köylü kadında bir sepet üzüm getirmiş. Meğer üzümlerin içinde bir küçük yılan varmış.
Yılan o gece uykuya dalan güzel Sultanı sokup öldürmüş.
İkinci Efsane:
Evet,İstanbul’un olmazsa olmazlarından,Kız Kulesi’nden söz ediyoruz.Bu güne dek birçok efsaneye konu olmuş Kız Kulesi’nden.Efsanelerden en bilineni sepetteki yılan hiç kuşkusuz,ancak biz bu satırlarda ondan değil ” âşıklar efsanesi” nden söz edeceğiz. Boğaziçinin güzelliğini donatan en güzel efsane de ona aittir. Bu efsanenin Çanakkale boğazının en dar geçidinde ortaya çıktığı söylense de artık kız kulesinin efsanesi olmuştur ve mitoloji kronolojisinde hep bizim dişi gardiyan için anlatılır olmuş bu efsane emoji kostenlos downloaden.
Çanakkale Boğazının en dar olduğu yerde biri Sestos, öbürü Abydos diye iki şehir varmış. Abydos, Anadolu topraklarında, Sestos da karşıda Trakya kıyısında yaşarmış.Abydos’ta adı Leandros olan bir kral oğlu yaşarmış, Sestos’ta adı Hero olan aşk tanrıçası Aphrodite’nin bir rahibesi varmış. Hero ile Leandros gönül vermiş birbirlerine.Durun Leandros ile Hero’nun kız kulesi aşkını anlatmadan önce Adonis ile Aphrodite’in hikayesini bilmeniz lazım.
Bir bahar günü Sestos’ta bayram varmış, Aphrodite’nin çok genç ölen sevgilisi Adonis’in şerefine bir bayrammış bu. Adonis veya Temmuz ağaç kabuğundan doğmuş, çiçek gibi körpe, canlı bir çocukmuş android internet bilder downloaden. Aphrodite onu görür görmez, güzelliğine vurulmuş, çocuğu yer altı tanrıçası Persophone’ye vermiş, büyütsün diye. Ne var ki, karanlık ülkenin tanrıçası da çocuğa tutulmuş. Aphrodite’ye geri vermek istememiş. Tanrıların babası Zeus kızlarının arasını bulmak için Adonis yılın üçte birini yeryüzünde Aphrodite ile, üçte birini yeraltında Persephone ile, geri kalanını da kendi nerede dilerse orada geçirecek diye kesip atmış. Ama Adonis yılın sekiz ayını Aphrodite’nin yanında geçiriyor, yalnız dört ay iniyormuş karanlık ülkeye, Persephone kıskançlığından bir yaban domuzu salmış ormanlara, hayvan Adonis’i avlanırken yaralamış, öldürmüş herunterladen. Can çekişen sevgilisinin yanına koşarken Aphrodite’nin ayağına bir gül dikeni batmış. O güne kadar beyaz olan gül, tanrıçanın kanıyla al renge boyanmış.
Tanrıça, Adonis’in gövdesinde ne kadar kan damlası varsa, o kadar gözyaşı dökmüş, toprağa dökülen her damla kandan bir lale, her damla yaştan bir kırmızı gül fışkırmış. Bundan böyle bahar bayramında kadınlar, “ Ah Adonis! Vah Adonis!”diye bağırıp dövünürler, tören yaparlarmış.
Leandros, Hero’yu bu törenlerin birinde tepeden tırnağa kırmızı güllerle donanmış olarak görür ve olan olur her ikisinin gönlüne aşk ateşi düşer düşer ya .İşte efsane böyle başlar.
Abydos’lu kral oğlu Sestos’lu, rahibeye ne pahasına olursa olsun kavuşmak ister.Ancak arada bir engel vardır. Hero’nun rahibe olması.Böyle olunca Hero evlenemez ve sevdiğine kavuşamaz.Ama aşk sınır tanımadığı gibi deniz ,deryayı hiç dinlemez elbet.Leandros Anadolu kıyısından Sestos’a geçmek için yanıp tutuşur. Bir gece dalgalara bakarken, Sestos’taki kulenin tepesinde bir ateşin yandığını görür. Hero kuleye çıkmış, sevgilisine, “Gel, gel!” diye bir meşale sallar.Deniz durgundu, ay suda hafifçe dalgalanan ışıltılarıyla Leandros’a bir yol çizer gibidir.
Leandros dayanıklı bir yüzücüdür veKarşı kıyıda Hero’ya varan ışık yolu ise ona oldukça kısa görünür.
Dalgacıklar, “Gel, biz seni götürürüz” der gibi fış fış ederek, kuledeki meşale ile aynı şarkıyı söyler ve hero’ya kavuşacağı hayaliyle suy atlar.var gücüyle kulaç atar,yüzmeye başlar. Hero’nun elinde sallanan meşale de gittikçe yakınlaşır.Aşk sarhoşu Leandros artık yüzmüyor, su fırtınası arasında uçuyor gibidir. Son bir kulaçla karaya ayak basar, soluk bile almadan kumsaldan yukarı koşar. Kulenin kapısı açıktır ve içeriye dalar, merdivenleri tırmanır.İlk defa birbirine sarılacak bir kadınla bir erkek nasıl bir an duraklar, karşılarına çıkan mutluluğa nasıl şaşkınlıkla inanmadan bakarlarsa, Hero ile Leandros da öyle duraklar, bakışırlar. Meşale söner, Sestos kulesi kapkara bir taş yığını gibi yükselir ay ışığında.
Bir gece, bir gece daha, her gece Leandros kulede sallanan meşaleye doğru yüzer, her gece Hero’ya kavuşur ve her sabah doymadan, yaz gecelerinin kısalığına üzülerek dönüş yolunu tutar.Ancak Yaz geçmiş, boğazda dondurucu poyrazlar esmeye başlamıştır. Ne var ki, Sestos kulesinde meşalenin yandığını gördü mü, ne rüzgar, ne dalga, ne soğuk durdurabilir Leandros’u. Denize dalar dalmaz en yüksek dalgaları yara yara yüzer, yorgunluğunu duymadan varır karşı yakaya. Hero korkmaya başlamıştır, denizden çıkan sevgilisinin buz gibi bedenini sararken bir tehlike sezinleyerek ürperiyordur. Hızla esen bora meşalesini söndürecek gibi oluyur bazı geceler. Yine de gelme diyemez Leandros’a. Kavuşmamak, biri boğazın bir kıyısında, öbürü öbür kıyısında bütün bir gece ayrı kalmak akla sığmayan, olmayacak bir şeydir.
Bir gece fırtına daha serttir. Hero’nun elindeki meşaleyi söndürür, dağ gibi yükselen dalgalar Leandros’un çırpınan gövdesini döve döve Sestos’tan çok ötelere sürükler. Delikanlı bütün gücüyle karşı koymaya çalışır, ama kulenin tepesindeki ışığı göremez olmuştur artık.Nereye doğru yüzeceğini bilemez.
Yol gösteren ay ışığını kara bulutlar kaplamıştır. Leandros’un yüreğindeki ateş yanar daha, ama kollarının, bacaklarının gücü tükenmiştir. Buz gibi bir donukluk sarar bedenini. Ne olduğunu bilmeden bırakır kendini denize. Sabaha karşı dalganın kıyıya sürüklediği cesediyle acı son başlangıçtır onun için.
Sestos kıyılarında kurşun gibi bir sabah ve serin hava Hero’yu sarmıştır.Bitkin bir şekilde akşamdan beklediği leandros’unu düşünmektedir.Fakat kıyıya sürüklenen cesedi görünce hasret ateşini söndürmek için kendisini sadece marmaranın sularına atmak olur çaresi.Çaresizliğinin çaresi olarak.
Bir efsane de Osmanlı Döneminden:
En son anlatılan hikaye ise Osmanlı Dönemi ile ilgilidir. Battal Gazi`nin askerleri ile Kızkulesi`ne baskın yaparak kuleye saklanan hazinelerin ve Üsküdar Tekfuru`nun kızını kaçırdığı ile ilgili hikayedir. Battal Gazi tekfurun kızı ve hazinelerini aldıktan sonra Üsküdar`dan atına atlayıp oradan uzaklaşmıştır. Çokça bilinen “Atı alan Üsküdar`ı geçti” lafı bu hikayeden gelir. Bu hikayeden günümüze gelen bir diğer şey de küçük kulemizin ismi ile ilgilidir. Diğer efsanelerdeki prenseslere de atfen Türkler buraya Kız-Kulesi ismini vermişlerdir.
işte o gün bü gündür Kız Kulesi, İstanbul’un hem en güzel hem de en romantik noktalarındsan biridir.
ABLACIĞIM BENİ KIRMAYIP İSTEDİĞİM EFSANELERİ YAYINLADIĞIN İÇİN SANA ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM. ALLAH RAZI OLSUN. SENİ YÜCE RABBİME EMANET EDİYORUM. SENİ ÇOK SEVİYORUM CANIM ABLAM.
KIZ KULESİ GERÇEKTEN İSTANBULUN SİMGELERİNDEN BİRİ BENCE.
ablacım ben böyle efsaneleri çok seiyorum daha önceden biliyordum çokl etkilemişti beni yalnız ben o yılan hikayesni biliyordum babası kızına birşey olmasın diye kaderini kendi çizmek istemiş fakat kaderin önüne kim geçebilmişki?ve kızı ne yazıkki küçük bir yılan sokmuş!çok acı ya ablam sana nasıl teşekkür edebilceğim hakkında en ufak bir bilgim yok artık ablam birtanesin sen
EVET DERYA ABLACIĞIM BENDE SADECE YILAN HİKAYESİNİ BİLİYORDUM. TÜLİN ABLA SAYESİNDE DİĞERLERİNİDE ÖĞRENMİŞ OLDUK. ALLAH RAZI OLSUN . TÜLİN ABLACIĞIM SENDEN ÖĞRENECEK DAHA ÇOK ŞEYİMİZ VAR. DERYA ABLAMINDA DEDİĞİ GİBİ SEN BİR TANESİN.
Canlarım bende sizi çok seviyorum. Daha çok güzel efsanelerde buluşacağız inşaallah. Evet kimse hiçbirşekilde kaderinin önüne geçemiyor değil mi?
inşallah ablam evet kimse kaderin önüne geçemez allah hangi çizgi üzerine bir yaşam sunmuşsa bu böyle devam ediyor allah bizi şaşırtmasın kendi yolundan denizcim tekrar hoşgeldin güzelim hepinizi kucak dolusu öptüm
Amin canım kardeşim…
orda süs olarak duruyo bence en güzel yer adana:D
yılanının kızın yanına gelebilmesi
o kızı öldürebilmesi
köylünün oraya gelebilmesi
efsaneyi oluşturan öğeler değilmi prenses….
evet öğle efsaneği oluşturan öpeler fakat ben sepete yılanın girdiğini anlamış değilm x/
yani nasıl girdiğini 🙁 yazık kıza
efsaneler çok güzel
efsaneler çok hoşuma gitti çok begendim dersanedede çok lazım oldu
ÇOK GÜZELDİ ÇOK BEGENDİM
ilk bastakı hıkaye mersindeki kız kalesine ait :d
sekizinci sınıf turkce ktabna bakarsanz anlarsnz …
ayrca hıkayenın aslı öyle deyıll …
BU ANLATILANLAR Bİ EFSANEDEN İBARET OLDUĞU İÇİN Bİ ÇOK YORUMU VE ÇEŞİDİ OLABİLİR. ANA OLAY AYNI OLSA DA ZAMAN İÇİNDE ANLATILA GELE ANLARILA GELE DEĞİŞMELER MUTLAKA OLUR.
çok teşekkür ederim yazdığınız için
çok güzel yaa,
ÇOKK GÜZELLLLLLLLLLLLLLLLLLLLLLLLLLLLLLERRRRRRRRRRRRRRRRRRRR
😀
AYRICA ÇOK DA MACEREA DOLULAR ÇAKK TEŞEKKÜRLER :* 😀
ben bunu nasıl ingilizceye çeviriceğim bunu düşünen yok . hemde bu hikayeler bu siteye ait değil niye teşekkür ediyorsunuz ki ?
ı woy devcxvf
güzel bi hikaye muhteşem yani okulda öğretmene okudum bayıldı ya bu ne güzeel bir şey hayatımı kurtardı ve oylamada birinci oldum tşk bu site
:*
bende çok beğendim ablacım resim öğretmenimiz çıktısını almıştı derste bize okuttu ben dinlemediğim için netten baktım iyiki netten baktım 🙂 🙂 🙂 🙂 <3 <3 <3 <3
çok uzun ama çokta yararlı :):):p
ödevim için yardımcı oldunuz teşekkürler 😀
:p
Çok teşekkürler ödevimdi sayende ödevimi tamamladım bu site artık sık kullanılanlarda 🙂 🙂
bunun gerçek olduğuna eminmisini ???
sfgşkngldnlcnv
bence kız kulesi çok büyük bir efsane oraya gitmeyi çok istiyorum inanın bu efsane benim için tüm efsaneler arasında en ilgi çekici olanı.Babama söyledim bu yaz kız kulesine gidiyorum belki doğum günümde de gidebilirim 🙂
kız kulesi bana göre çok ilgi çekici.Oraya gitmeyi çok istiyorum.Babama söyledim bu yaz oradayım belki doğum günümde… 🙂
anlatılan ilk efsane yılanın kızı sokması istanbul kızkulesine değil MERSİNDEKİ KIZKALESİNE AİTTİR.. sevgilerle.. 😉
anan
hahahaybi
çok güzel hikaye
aslında çok güzel bir yer yaşadığım yer olduğu için hergün sahili izliyorum harika bişi efsaneside kendisi gibi müthiş
çok güzel çok teşekkür ederim bu siteye…
çokkkkk güzeldi tülin ablacım herkezinde dediği gibi yılan efsanesini biliyodum ama bir daha br daha okumak çok ilgimi çekiyo ELLERİNE SAĞLIK
TEŞEKKÜR EDERİM:)
çok güzelllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllll olmuş
en güzelleri 1 ve 2.’si olmuş
NABER KUZEN
AAAA HİLAL abla
YARIN SİZE GELİYORUZ
YAŞASIN
süperrrrrrrrrr